IDEF’23 Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda Anadolu Robotik Mali İşler Müdürü Mehmet Akif KURT ile firma ve geliştirdikleri projeler üzerine röportaj gerçekleştirdik. Keyifli okumalar dileriz.
1. SORU | Anadolu Robotik firmasının başlangıç noktası, kuruluş amacı ve hedeflerinden bize bahsedebilir misiniz?
Anadolu Robotik olarak ilk olarak 2018’de çalışmalarımıza başladık. Çalışmalarımıza başladıktan sonra TEKNOFEST 2019 ve 2020’de “İnsansız Deniz Sistemleri” kategorisinde yer aldık. Sonrasında 2021 yılında başta insansız deniz sistemleri geliştirmek hedefiyle Kayseri’ de şirketleşme yoluna gittik. Kuruluşumuzdan hemen ardından, önce ARGON 300 ve ARGON 600 insansız su altı araçlarını, sonra ise insansız görev ve devriye teknesi olan ARIDA 40 insansız deniz aracını geliştirdik. Şu anda 8 kişi ile çalışmalarımız devam etmekte.
2. SORU | Hem su altı ve hem su üstü platformlarını bünyenizde geliştirmektesiniz. Bu projelerdeki araçlar hakkında detay ve bu ürünlerdeki geliştirmelerin son durumları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Bu soruya ARGON 300 modeli ile başlayabilirim. Bu aracımız daha çok ticari amaçlar için kullanılmakta. Örneğin; balık çiftlikleri, petrol/doğalgaz boru hatları, barajlar içerisindeki boşaltma noktalarının kontrolü amacıyla kullanılıyor. Bunun haricinde, farklı firmaların kendi talepleri doğrultusunda bir kiralama hizmeti sunmaktayız.
ARGON 600 modeli ise daha çok askeri ve endüstriyel görevler için geliştirilmiş bir üründür. Bu aracımızın ortaya çıkış noktası arama-kurtarma çalışmaları, deniz istihbaratı faaliyetleri, boru hatlarının güvenliğinin sağlanması, daha derin noktalarda ve görüşün kısıtlı olduğu alanlarda inceleme gibi görevleri yapabilmesiydi. Aynı şekilde, bu ürünümüz için de kiralama ve satış hizmeti sağlamaktayız.
3. SORU | ARGON 300 ve ARGON 600 modelleri arasındaki ana farklar nelerdir? Şu anki ürünlerin üzerine geliştirmeler olacak mı?
Öncelikle her iki model arasında sensör farkları bulunmakta. Örneğin sonar bunlardan bir tanesidir. Sonar ile nesnelerin tespiti, algılanması ve ayırt edilmesi gibi noktalarda farklar bulunmakta. ARGON 600 modelimizde daha hassas konum bilgisi elde edebilmemizin yanında, farklı eksenlerde görev yapıcı manipülatörlerimiz bulunmakta. ARGON 600 bu özellikleri sayesinde, arama-kurtarma gibi faaliyetleri yapabilmekte. Ayrıca ARGON 300, 300 metre derinlikte görev yapabilirken; ARGON 600, 600 metre derinliklere kadar inebilmektedir. Kısaca, ARGON 300 için daha baz bir model diyebiliriz.
ARGON 300 ve 600, şu an çalışmakta olduğumuz sektörün taleplerini karşılamakta. Fakat, iş ortaklarımız tarafında özel istekler bulunuyor. Bu doğrultuda, onların isterlerini karşılayacak şekilde geliştirmeler yapmaktayız.
4. SORU | Türk savunma sanayinde son yıllarda yerlilik ve millilik kavramı ön planda. Anadolu Robotik bünyesinde geliştirilen araçlardaki yerlilik/millilik oranları nedir ve gelecekte yerlileştirmek istediğiniz bir sistem var mıdır?
Ürünlerimizin üzerindeki sensör, kameralar ve robot kolun haricindeki her şey firmamıza ait. Bizim için kritik olan nokta, mekanik tasarım ve üretimlerinin bize ait olmasıydı. Daha da önemlisi ise yazılım. Hiçbir şekilde dışarıdan bir destek ya da yazılım tedariğimiz olmadı. Tabi ki ilerleyen zamanlarda, yerli bir paydaş çıktığı durumda onlarla da çalışmaya ve onlarla büyümeye açığız.
5.SORU | Yakın bir zamanda ASELSAN ile bir iş birliğiniz olmuştu. Anadolu Robotik’in şu an çalışmakta olduğu başka firma/ kurumlar var mı?
Farklı boru hattı döşeme firmalarıyla hali hazırda çalışıyoruz. Boru hatlarının kaybolma durumları, bakım, inceleme ve tespit gibi noktalarda o firmalara kiralama hizmeti vermekteyiz. Birçok kurumla sözleşme aşamasında olduğumuzu söyleyebilirim ama doğrudan bir isim vermem doğru olmaz. Belirttiğim gibi, birçok kuruluşla temaslarımız bulunuyor.
6. SORU | Anadolu Robotik’in yakın ve uzak gelecekteki hedefleri nelerdir? Geliştireceğiniz başka projeler olacak mı?
Bizim en büyük yakarışımız, su altında halen bir kablosuz iletişim teknolojisi bulunmamakta. Firmamız için de ütopyamız, en büyük hedefimiz bunu geliştirmek. Tabi ki bunu ne kadar sürede yaparız net bir şey söyleyemeyiz. Ek olarak ülkemiz ve dünyada insansız deniz sistemlerinde bir kısırlık mevcut, biz de firma olarak bu ekosisteme katkı sağlamayı amaçlıyoruz.
Bu konu haricinde, bu ürünlerin geliştirmeleri tamamlandı. Bundan sonrası, müşterilerimizin kendi taleplerine göre konfigüre etmeye devam etmekteyiz. Örnek olarak, Devlet Su İşleri’nin barajlarında kullanılması amacıyla yandan taramalı sonar entegresi üzerine çalışmalarımız sürüyor. Kısacası, müşteri odaklı geliştirmeler devam edecek diyebiliriz.
7. SORU | Şirketiniz Kayseri merkezli. Bunun şu ana kadar avantajını ya da dezavantajını gördünüz mü? İlerleyen günlerde konum değiştirmek gibi bir durum olacak mı?
Başka bir şehre taşınma durumumuz bulunmakta. Bunun en büyük sebebi, test yapmak istediğimizde en yakın nokta olan Mersin’e 3 saatlik bir yol gitmemiz gerekiyor. Şu an saha testlerimizi Yamula Barajı’nda gerçekleştiriyoruz, orada da en derin nokta 70-80 metre. Bu nedenle, bizim için yer değiştirme ihtimalimiz tabi ki bulunuyor.
8. SORU | Ürünlerinizi geliştirirken test süreçleriniz nasıl ilerliyor? Şu ana kadar en çok zorlandığınız noktalar neler oldu?
Ekibimiz multidisipliner bir yapıya sahip. Böylece, ilk olarak bilgisayar ortamında analizlerimizi gerçekleştiriyoruz. Ona göre bir üretim yapılıyor ve ürün bir araya geliyor. Bundan sonra, şirketimiz içerisindeki kapalı havuzumuzda verimlilik testlerini yapıyoruz. Ondan sonra baraj ve açık deniz testlerini yapıyoruz.
En büyük sorunu, yurtdışından gelen ürünlerde yaşıyoruz diyebilirim. Yurtdışı tedarikçilerimizin birçoğu “son kullanıcı belgesi” talep ediyor ve bu da üretim/geliştirme süreçlerini aksatıyor. Örneğin, emniyet güçlerini son kullanıcı olarak kabul etmiyorlar.
9. SORU | Geliştirmekte olduğunuz su üstü aracınızın son durumu hakkında bilgi verebilir misiniz? Son olarak, şirketiniz gelecekte başka robotik alanlarına yönelecek mi?
ARIDA 40 devriye, bilimsel faaliyetlerde kullanılabilen bir su üstü aracı ve aslında tamamlanmış bir ürün. Ama birkaç hedef geliştirmemiz bulunuyor. Bu noktada, bazı firmalarla görüşmelerimiz sürüyor. Belki, bir ortaklıkla birlikte daha kapsamlı bir proje haline getirilebilir. Görüşmelerin durumuna bağlı olarak, 1 sene içerisinde duyurusunu yapabiliriz.
Şu anki tüm yoğunluğumuz su altı ve su üstü platformlarına yönelik devam ediyor. Yakın bir zamanda kara veya hava gibi alanlar için de çalışma yapabiliriz demek zor. Ama bunu da zaman gösterecek.