İlk çok gövdeli gemiler Polinezya kanolarından esinlenerek tasarlanmıştır. Polinezya halkı denizcilik alanında en hızlı ilerleyen ve çağının çok ilerisinde keşif ve icatlar yapan bu konuda önder bir halktı. 1200 yılları civarında yaptıkları çok gövdeli yelkenlilerle okyanus aşırı seyahatler yaptıkları kanıtlanmış olan Polinezyalıların geleceğe ışık olan çok gövdeli gemi yapma fikirlerinin sonuçlarını inceleyeceğiz.
Çok gövdeli gemiler tek gövdeli gemilere oranla düşük yakıt tüketimi, daha yüksek hıza sahip olmaları, yapıları gereği daha geniş iç hacim, sarsıntılardan daha az etkilenmeleri ile konfor seviyelerinin daha yüksek olması ve alabora olma riskinin daha az olması gibi birçok sebepten ötürü yolcu taşımacılığında kullanılmaktadır.
Her gövde bir motora sahip olduğu için çok daha güvenlidir. Fakat bir şekilde alabora olurlarsa düzelmeleri neredeyse imkansızdır.
Çok gövdeli gemiler yaygın olarak karşımıza katamaran(çift gövdeli) ve trimaran(üç gövdeli) olarak çıkar. Fakat çok nadir olmakla birlikte dört ve beş gövdeli gemiler de inşa edilmiştir.
Yolcu taşımacılığı amacıyla üretilen katamaranlara İDO(İstanbul deniz otobüsü) feribotlarını örnek gösterebiliriz. Konfor, iç hacim genişliği, sarsıntıdan az etkilenmesi ve süratli oluşu gibi avantajları sebebiyle tercih edilmiştir.
Askeri amaçla inşa edilen katamaranlara Lockheed Martin yapımı Sea Shadow ve trimaranlara ise General Dynamics yapımı olan USS İndependence örnekleri verilebilir.
Sea Shadow bir hayalet gemidir ve şüphesiz katamaran yapının stabilize, hızlı ve güvenli yapısından faydalanması amaçlanmıştır.
USS İndependence ise bir trimarandır. Bu gemide trimaran tercih edilmesinin sebepleri ise daha geniş iç ve güverte hacmi ile daha fazla faydalı yük taşıyabilmesi, trimaran gövdenin düşük sürtünme göstererek yakıt veriminin artması ve bunun sonucu olarak daha hızlı gitmesi olarak düşünülebilir.
© 2022 Mavi Vatan - Yeni Nesil Medya