STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş. Türkiye merkezli bir savunma sanayi firması olarak, yurt dışı pazarlara yönelik çok çeşitli ürün ve projeler geliştirmekte, mühendislik kabiliyetlerini kullanarak dost ülkelerin savunma ihtiyaçlarına destek sağlamaktadır.
Özellikle mühendislik, teknoloji ve savunma alanındaki yenilikçi çözümleri ile öne çıkmakta; deniz platformları (korvet, denizaltı modernizasyonu, lojistik destek gemileri), siber güvenlik, komuta kontrol sistemleri ve otonom sistemler gibi birçok alanda yerli ve milli kabiliyetlerini ihraç etmektedir.
STM’nin ihracat faaliyetleri, Türkiye’nin dış politikasında “savunma diplomasisi” adı verilen yeni bir etkileşim alanı yaratmaktadır. Savunma ürünlerinin ihraç edildiği ülkelerle kurulan iş birliği, yalnızca ticari boyutla sınırlı kalmayıp, aynı zamanda stratejik ortaklıkların güçlenmesine zemin hazırlamaktadır. Örneğin, deniz platformlarının ihraç edildiği ülkelerle birlikte yürütülen eğitim, bakım ve lojistik süreçleri, uzun vadeli bir kurumsal iş birliği doğurmaktadır.
Pakistan
1- PNS Moawin (A39) Denizde İkmal Gemisi Projesi
Pakistan Deniz Kuvvetlerinin harekat ihtiyacının karşılanması maksadıyla Denizde İkmal Tankeri tasarım ve inşasını içeren anlaşma 22 Ocak 2013 tarihinde STM Savunma Teknolojileri ve Mühendislik A.Ş. ile Pakistan Donanması arasında imzalandı.
STM, PNFT Projesi’nde ana yüklenici olarak; gemi dizayn paketini, gemi inşa ve donatımında kullanılacak malzeme, cihaz ve sistemleri içeren kapsamlı malzeme paketini sağlamakla ve geminin Pakistan’daki Karaçi Tersanesi’nde inşa edilmesini koordine etmekle sorumludur. Bu proje, tam anlamıyla bir mühendislik ihracatıdır. PNS Moawin, Pakistan Deniz Kuvvetleri’nin ihtiyaç ve istekleri doğrultusunda Pakistan Deniz Kuvvetleri gemilerine katı ve sıvı kargo (yakıt, su, yiyecek, mühimmat, tıbbi metaryal) olarak denizde ikmal/ lojistik destek maksadıyla klaslama kuruluşu kurallarına uygun olarak tasarlandı.

Türkiye’nin platform bazında yaptığı en büyük ihracat projelerinden biri olan Pakistan Denizde İkmal Gemisi, Karaçi’de düzenlenen tören ile 19 Ağustos 2016 tarihinde denize indirilmiş, donatım faaliyetlerinin ardından 31 Mart 2018 tarihinde ilk seyrini Hint Okyanusunda icra etmiş ve PNS MOAWIN adını alarak 16 Ekim 2018 tarihinde Pakistan Deniz Kuvvetlerine teslim edilmiştir.
2- Agosta‑90B (Khalid‑Sınıfı) Denizaltıların Modernizasyonu
STM Savunma Teknolojileri ve Mühendislik A.Ş denizaltı modernizasyon ihalesini denizaltıların Fransız üreticisi ile yarışarak almıştır.

Pakistan Deniz Kuvvetlerinin envanterinde bulunan Fransız yapımı AGOSTA-90B sınıfı denizaltıların yarı ömür modernizasyonu için 22 Haziran 2016’da Pakistan Donanması ile STM arasındaki sözleşmeye bağlı olarak ilk denizaltının modernizasyonuna Pakistan’da başlanmıştır. Hali hazırda 3 adet denizaltıdan 2’sinin modernizasyonu tamamlandı ve Pakistan Donanmasına katıldı. Bir denizaltının modernizasyonu ise devam ediyor.
Malezya
3 adet Malezya Ada Sınıfı Korvet (LMSB2) Projesi
Malezya, 3 adet Ada Sınıfı Korveti için 10 Haziran 2024 tarihinde STM Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret A.Ş ile sözleşme imzaladı. Sözleşme kapsamında 2024-2027 yılları arasında STM A.Ş ana yükleniciliğinde 3 adet Ada sınıfı korveti baz alan savaş gemisi Türkiye’de üretilerek Malezya Kraliyet Donanmasına teslim edilecek.

Portekiz
2 Adet Denizde İkmal ve Lojistik Destek Gemisi Projesi
17 Aralık 2024 tarihinde Portekiz’in başkenti Lizbon’da Portekiz Donanması’na 2 adet Denizde İkmal ve Lojistik Destek Gemisi için sözleşme imzalandı. STM A.Ş. ana yükleniciliğinde 2 adet denizde ikmal gemisi Türkiye’de üretilerek ilki 36 ay, ikincisi 44 ay içerisinde Portekiz Donanmasına teslim edilecek.
![]()
Gemiler, 2025 yılı ilk çeyreğinde Türkiye’de inşa edilmeye başlandı. Bu projede, 30’a yakın yerli firma katkı sağlayarak Türkiye’nin askeri gemi inşa ekosistemini güçlendirecek.
STM tarafından tasarlanan Denizde İkmal ve Lojistik Destek Gemileri, modüler ve yenilikçi tasarımlarıyla çok yönlü görevlerde kullanılabilecek. Bu gemiler;
Denizde ikmal,
Amfibi harekât,
Lojistik destek ve kargo transferi,
Zırhlı araç taşıma,
Arama ve kurtarma operasyonları
gibi kritik görevleri başarıyla yerine getirme yeteneğine sahip olacak.
![]()
Benzer boyuttaki gemilere kıyasla yüksek sürat ve yüksek taşıma kapasitesi sunan bu platformlar, NATO ve uluslararası operasyonlarda aktif rol alacak. Gemiler, modüler, özgün ve çok yönlü tasarımları sayesinde, kriz zamanlarında; insani yardım, arama kurtarma, hastane gibi görevleri de yerine getirecek. Entegre haberleşme sistemi ile donatılmış bu gemiler komuta ve kontrol kabiliyetlerine de sahip olacaklar.
Ukrayna
2 Adet Ada Sınıfı Korvet Projesi
Aralık 2020’de Ukrayna Savunma Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyeti Savunma Sanayii Başkanlığı arasında Ada sınıfı korvetlerin ve insansız hava araçlarının satışına dönük sözleşme imzalandı. Planda gemilerden ilki STM’nin ana yükleniciliğinde İstanbul’daki RMK Marine Tersanesi’nde; ikinci gemi ise yine STM’nin ana yükleniciliğinde Mykolaiv’deki Okean Tersanesi’nde üretilecekti. Türkiye’de üretilecek gemi denize indirilmesinin akabinde Ukrayna’ya gönderilecek ve donatım faaliyeti Ukrayna’da tamamlanacaktı.

Eylül 2021’de ilk Ukrayna Ada sınıfı korveti olan (F-211) Hetman Ivan Mazepa kızağa kondu ve Ekim 2022’de denize indirildi. Ukrayna’da savaşın sürmesi nedeniyle donatım faaliyetinin de Türkiye’de yapılacağı belli oldu. İkinci Ukrayna Ada sınıfı korvetinin yapımına Mart 2023’te İstanbul Shipyard’da başlandı.

STM A.Ş.’nin ihracat projeleri, yalnızca şirket bazında bir ticari başarı değil, aynı zamanda Türkiye’nin savunma sanayii vizyonunun somut bir çıktısı olarak değerlendirilmelidir. Bu projeler, ülkenin ekonomik bağımsızlık hedeflerine katkıda bulunurken, jeopolitik konumunu da güçlendiren bir araç işlevi görmektedir. Ekonomik açıdan, savunma sanayi ihracatı Türkiye’ye döviz girdisi sağlamakta, ileri teknoloji üretiminin milli gelir içindeki payını artırmakta ve yan sanayinin gelişimine ivme kazandırmaktadır. Bu durum, Türkiye’nin uzun vadeli hedeflerinden biri olan yüksek katma değerli üretime dayalı ekonomik dönüşümün gerçekleşmesine destek olmaktadır.
Diplomatik ve stratejik boyutta ise STM’nin ihracat faaliyetleri, Türkiye’nin dış politikasında etkin bir “yumuşak güç” unsuru olarak öne çıkmaktadır. Savunma alanında kurulan iş birlikleri, dost ve müttefik ülkelerle stratejik ortaklıkların kurumsallaşmasına katkı sağlamakta; eğitim, lojistik ve bakım gibi alanlarda uzun vadeli ilişkiler inşa etmektedir. Bu bağlamda savunma sanayii ihracatı, Türkiye’nin uluslararası arenada güvenilir bir teknoloji sağlayıcısı ve stratejik ortak kimliğini pekiştirmektedir.
Sonuç olarak, STM A.Ş.’nin ihracat projeleri, ekonomik getiriler ile diplomatik kazanımların birbirini besleyen bir döngü oluşturduğunu göstermektedir. Türkiye, bu tür projeler sayesinde yalnızca ekonomik büyüme ve teknolojik ilerleme elde etmemekte; aynı zamanda küresel güç dengelerinde söz sahibi olma kapasitesini de artırmaktadır. Bu nedenle, STM’nin ihracat faaliyetleri, hem ulusal güvenlik politikalarının desteklenmesi hem de Türkiye’nin 21. yüzyılda uluslararası sistemde konumunu güçlendirmesi açısından kritik bir stratejik değer taşımaktadır.