Urban Savunma Genel Müdürü Fazıl Hızal ile elektromanyetik topları(EMT), Şahi-209 projesini, namlular için seramik kaplama projelerini ve Türk Tipi Uçak Gemisinde kullanılabilecek bir elektromanyetik uçak fırlatma sistemini konuştuk. İyi okumalar.
1. Soru: Şahi-209 elektromanyetik top projesi Türkiye’de en çok merak edilen savunma sanayii ürünlerinin başında geliyor. Projenin şuan ki durumu hakkında bilgi verebilir misiniz?
Şahi 209 ve türevlerinin savaş gemi topu, hava savunma sistemi olarak kullanımı merak edilmekte. Bir Türk savaş gemisinde tahmini olarak ne zaman bir elektromanyetik topun test edildiğini ve aktif kullanıma girdiğini görebiliriz?
Elektronik manyetik toplar tam anlamıyla savaş gemilerindeki topların yerini alabilir mi? Alabilir ise bu sizce ne zaman gerçekleşebilir?
ŞAHİ 209-EMT projesi Blok-2 çalışmalarında 2019 yılı için, aktif tapası olan bizim tasarım ve üretimimiz EMT mühimmatı ile hızlı şarj, seri atış ve hedefte isabet (dağılım) olacak şekilde sahada test ve gösterimi TSK, Milli Savunma Bakanlığı ,Savunma Sanayi Başkanlığı, MKE, TÜBİTAK, Emniyet Genel Müdürlüğü gibi ilgili birimlere yapıldı. O tarihten bu yana pandemi sebebi ile saha testleri ertelendi.
Ancak bu arada EMT mühimmatının geliştirme çalışmalarına devam ettik, statik testleri ve dizayn tasarım çalışmalarını ilerleterek çok ciddi mesafeler kat edildi. Şu anda statik testler ve çalışmalar sonucunda 35 mm mühimmat ile bir 122 mm topçu roket sisteminin ve 76/62 mm deniz topunun hedef tesir seviyelerine karşılık sonuçlara gelindiğini söyleyebiliriz.
ŞAHİ 209-EMT hava savunma olarak kullanılabilir. Bunun için mühimmat geliştirme ve EMT sisteminin atış kontrol sistemleri ile uyumlu çalışacağı atış algoritmalarının/atış cetvellerinin tamamlanması gerekir. Bu çalışmalar ancak nihai mühimmat ve operasyonel sistem tasarımı tamamlandığı zaman sonuçlanabilir. Örnek olarak; ABD EMT ile seyir füzesi ve balistik füzelere karşı savunma maksatlı bu çalışmaları tamamlamak için testlere yaklaşık 2 yıldır devam ediyor.
Henüz resmi bir proje olmadığından, çalışmalarımızın da ilgili bakanlık yetkilileri ve Silahlı Kuvvetler ile geliştirme kapsamında öz kaynaklarımızla devam ettiği göz önüne alınırsa; bizim karadaki testleri ve geliştirmeleri tamamlanmasını beklemek durumundayız.
Eğer bu konuda resmi bir projeyle sıkı bir takvim de çalışılırsa, sadece yerli mühendislik ve imkanlar kullanılarak 1 yıl içinde kara ve 1 yıl içinde de gemi denemeleri tamamlanabilir. Akabinde operasyonel bir sistemi bir savaş gemisi üstünde görebiliriz.
Burada önce kara da yapılacak mühimmat testleri, deneme için gemi tahsisi, gemi üzerinde yapılacak testler, daha sonra elde edilecek sonuçların değerlendirilip olması EMT sistemi ve gemi üzerindeki revizyonlar gibi çalışmaların resmi olarak yürütülmesi gerekmekte.
EMT atış gücü, hızı ve sağladığı operasyon avantajları ve değişikliği ile mutlaka gelecekte belli mesafelerin ateş altına alınması ve hedeflerin imhasında tercih olacaktır. Ancak mevcut platformların ve envanterin durumu, ömür devir yönetimi ve lojistik durumu göz önüne alındığında tam anlamı ile klasik sistemler tümü ile bırakılmayacaktır.
Tahminimiz 5 yıl içinde ilk EMT sistemlerini operasyonel olarak kullanan ülkeleri ve akabinde de EMT ile teçhiz edilmiş yeni tasarım platform ve filoları göreceğiz.
2. Soru: Elektromanyetik topların hava savunma amaçlı kullanımı çok tartışılan bir konu. Birçok kişi dünyanın eğriliğinden dolayı bu topların hava savunmada kısıtlı menzile etkili olabileceğini düşünüyor.
Bu konuda fikirleriniz nelerdir?
EMT mühimmatı namlusundan çıktıktan sonra kanatçıklarıyla stabilize olan, dolayısıyla geliştirilirse güdüm ve manevra kabiliyetiyle yivli klasik top mühimmatlarından daha üstün olacak olan bir mühimmat. Füze kullanan hava savunma sistemleriyle birlikte kullanıldığında özellikle süpersonik ve hipersonik hava hedefleri için kesinlikle etkili olacaktır.
Manevra yapan ve atış algoritması buna uygun çalışılmış bir mermiyle EMT menzili kapsadığı tüm alanda hava savunma da yapabilir.
3. Soru: ASELSAN, TÜBİTAK’ta elektromanyetik top sistemleri geliştiriyor. Bu şirketlerle ortak çalışma, bilgi ve tecrübe paylaşımı var mı?
Biz ekip olarak 2008 yılında EMT tasarım ve çalışmalarına başladık. Her iki kurum ile de 2014 yılında ASELSAN, 2016 yılında TUBITAK ile EMT çalışmalarının başlatılması, ilk test alt yapılarının tasarımı, üretimi, teslimatını ve numune sistemlerinin yapılması yanı sıra temel teknolojinin transferini yapmıştık. Şimdi bu kurum ve şirketler kendi plan ve projeleri çerçevesinde çalışmalar yapmaktalar.
4. Soru: Şahi-209’un en son 35 mm mühimmat kullanan versiyonunun atış testleri yapılmıştı. Daha farklı çaplarda çalışmalar ne durumda?
Elektromanyetik toplar, klasik mühimmat kullanan muadillerine göre menzil, tahrip olarak nasıl avantaj-dezavantajlara sahiptir?
20 mm, 35 mm, 76 mm kalibrelerde mühimmatlar çalışıyoruz.
EMT mühimmatları 2 çeşit olarak çalışılıyor:
1-Görerek atış ve direkt vuruş : Delici yada hedefe yaklaşma tapası ile aktif olan parça tesirli mühimmatlar.
Kinetik enerjileri çok yüksek olduğu için ve hedefe çok kısa sürede erişeceği için daha az sayıda mermi ile (belki de tek atışta) hedefin imhası söz konusu.
2-Ufuk ötesi veya balistik atış: Hedef menzil görülmediği hesaplama ve istihbarat/gözlem unsurları ile tanımlanan koordinatların veya hedeflerin ateş altına alacak mühimmatlar.
Bunlar menzile göre hedefte bir dağılım göstereceği için çarpma tapası veya yaklaşma tapasıyla aktif olarak içerdiği duyarsız yüksek güçlü patlayıcılarla hedefte tesirli olacaktır. Bu mühimmatların yüksek namlu çıkış hızıyla daha uzun menzile daha kısa sürede erişmesi sayesinde hedefte dağılımı daha az olmaktadır. Ayrıca hedefin ateş altına alınma süresı de kısalmaktadır. Bu konseptte mühimmatın aerodinamik tasarımı ve patlayıcı özelliği direkt vuruşlu kinetik mühimmattan farklı olmaktadır.
Her iki çeşit mühimmat da mevcut klasik mühimmatlardan hem maliyet olarak hem de hedefe ulaştığındaki hızı daha yüksek olduğu için isabet halinde etkinlikte daha üstündür.
6. Soru: Fazıl Bey farklı kalibre namlular için seramik kaplama projesi yürüyorsunuz. Bu proje hakkında bilgi verebilir misiniz?
Hangi çapta namlular ile ilgili çalışılıyor? Donanma topları için bu proje ile birlikte hangi yerlileşmeleri görebiliriz?
Refrakter malzeme kullanımı EMT çalışmalarında ilgilendiğimiz bir alandı. Bu malzemeler ile klasik namluların aşınma ve korozyon korumasını daha yüksek seviyelere taşıyarak, klasik sistemlerin atış performansını ve ömrünü arttırmayı hedefliyoruz.
5.56 mm’den 155 mm’ye kadar tüm kalibreler için prototip çalışmalar yürütüyoruz. Tamamladığımız bazı prototiplerin saha testleri devam ediyor.
Tasarımı ve lisansı tamamen yerli olan namlu ve silah sistemlerini özellikler orta ve ağır kalibrelerde görebiliriz. Şu anda milli tabanca ve MPT piyade tüfeği hariç hemen hemen tüm silah sistemlerinde lisans, tasarım ve üretim için bazı kritik malzemelerde yurt dışı bağımlılığı mevcut.
7. Soru: Türk Deniz Kuvvetlerinin uçak gemisine sahip olunması gündemde. Kısa kalkış dikey iniş yapabilen uçakların tedariğinin zor görünüyor.
Türk uçak gemisinde katapult kullanımı olabileceği tahmin ediliyor. Elektromanyetik top projelerinde kazanılan tecrübe ile bir elektromanyetik uçak fırlatma sistemi geliştirebilir mi?
Sizce böyle bir proje mümkün mü? Mümkünse 2030’lu yıllarda böyle bir sistem hazır olabilir mi?
Zaten ABD USS FORD uçak gemisinde bu şekilde bir elektromanyetik katapult (EMALS.9 sistemi kullanıyor. Fransa ve Çin yeni tasarladığı uçak gemilerinde EMALS kullanacağını açıkladı. Dolayısıyla bu çalışılırsa yapılacak bir teknoloji ve sistemdir.
EMT teknolojisi ile EMALS teknolojisi prensip olarak aynı ve %80 civarında ortak materyal, malzeme, cihaz içeriyor.
Dolayısıyla böyle bir sistem mümkün bizim de bu konuda bitmiş kavramsal tasarımlarımız var. Kritik tasarım ve prototip çalışmalar için buna uygun gemi yada platformların tanımlanması, çalışılması halinde ise resmi kurumların talebini bekliyoruz.
Özel röportajdır. Tamamı ya da bir kısmı kaynak göstererek paylaşılabilir.
© 2022 Mavi Vatan - Yeni Nesil Medya