ABD Deniz Kuvvetleri Komutanlığının Avrupa komutasına atanan Amiral Robert Burke yeni Atlantik stratejisi hakkında bazı açıklamalarda bulundu. ABD Donanması’nın Kuzey Kutbu’ndaki iki önemli avantajı, müttefikleri ve buna ek olarak müttefiklerin taşıyabileceği kuvvetlerin esnekliği olduğunu söyleyen Burke, Rusların giderek daha saldırgan niyetleri ve Çin’in Kuzey Kutbu’ndaki iddiaları, bu durumun planlamacıları için daha önemli ve operasyonel güçler için daha faal olmalarını gerektiğini belirtti. Amiral Robert Burke Ekim 2020’de İzlanda’ya yaptığı ziyarette “ABD Deniz Kuvvetleri Afrika ve Müttefik Müşterek Kuvvetler Komutanlığı (NATO), Keflavik’te faaliyet gösteren bir düzine Amerikan P-8A deniz devriye uçağının bu konuda çok aktif görev aldığını söyledi.

Amiral Robert Burke: “2019 yılında Kuzey Atlantik Arktik’te faaliyet gösteren 10 Rus denizaltısının
açık kaynak raporlarını okuduğunuzda anlarsınız ki onlar Atlantik’e gidiyorlar. Avrupa’yı ve Amerika Birleşik Devletleri’ni kara saldırısı seyir füzeleriyle risk altında tutma yeteneklerini test etmek için ve belki de kullanmak için bu faaliyetleri düzenliyorlar. Çok uzak olmayan bir gelecekte bu füzelerin bazıları hipersonik hızlara sahip olacak. Bu gerçek bir tehdit ve ele almaya hazır olmamız gereken bir konu.” olduğunu ifade etti.
ABD Deniz Kuvvetleri Enstitüsü ve Stratejik Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nin ortak ev sahipliği yaptığı sanal bir etkinlikte konuşan Robert Burke: “Şu anda Kuzey Kutbu ile ilgili beni askeri açıdan en çok ilgilendiren şey, Rusya. Bence Kuzey Kutbu’ndaki askerileşmelerin en endişe vericisi olduğunu düşünüyorum. Bu noktada Ruslar buz kırıcıya Kalibr sınıfı füzeler koyuyorlar. Kuzey kanadındaki tıkanma noktalarında kıyı savunma seyir füze alanları var. Kuzey Denizi Rotası boyunca iç sular olmayan münhasır ekonomik bölge iddialarında bulundular ”dedi. “Bu onların niyetlerine, bu noktaları silahlandırdıkları gerçeğine işaret ediyor. Saldırgan eylemleri birçok ülkenin, özellikle de eski Varşova Paktı müttefiklerinin gergin olmasına yol açtı. Şimdi, İskender füze sistemlerini Kaliningrad yerleşim bölgesinde sergiliyorlar ve her Baltık ülkesini riske atıyorlar. ABD ve NATO uçaklarına tehlikeli ve güvensiz müdahaleler yapıyorlar. Suriye, Libya, Akdeniz’i silahlandırıyorlar.” açıklamalarında bulundu.
Burke, dünyanın diğer bölgelerinde faaliyet gösteren ABD’li komutanlara kıyasla müttefik kuvvetlerin
yetenekli donanmalarının ABD Donanması gibi hareket edip her gün onlarla birlikte çalıştıklarını
söyledi. Birleşik Krallık ve Fransa’nın son derece güvenilir ve son derece yetenekli iki ortak olduğunu belirtti. Kanada ve Norveç’in denizaltı savaşına önemli ölçüde katkıda bulunduğundan bahseden Burke, Danimarka’nın yeteneklerini genişletmesinden bahsetti. “Bu ülkelerin hemen hemen her birinde önemli bir deniz devriye
keşif uçağı var birçoğu P-8’in bir versiyonunu satın aldı.” diyen Burke. “Yüzey savaşçıları bugün Atlantik’in sunduğu bazı akustik ortamlarda, Atlantik’in coğrafi bölgelerinde, altıncı nesil Rus denizaltılarına karşı oldukça iyi performans göstermemize olanak sağlıyor.” ifadesini kullandı.

Burke, Rus denizaltı faaliyetlerinin izlenmesine yardımcı olmak için ortak donanmalara güvenmenin yanı sıra, olası çatışma durumunda ABD kuvvetlerinin esnekliğinin önemli olacağını söyledi. NAVEUR olarak, hem Napoli, İtalya merkezli ABD 6. filosuna hem de Norfolk merkezli ABD 2. filosuna komuta edeceğini belirtti. İkisinin birleşiminin esnek ve ölçeklenebilir bir ordu olduğunu söyledi. “Her şey benim istediğim gibi mükemmel giderse önce kuzeye 6. Filoyu koyardım ve Woody Lewis 2.Filoyu içeri alır bu sayede Atlantik yolunu, Akdeniz’i koruruz. Ancak durum bu şekilde gelişmezse işler Woody Lewis’in kuzeye gideceği şekilde ortaya çıkarsa“ dedi ve iki “manevra kolunu” en iyi şekilde nasıl kullanmak istediğini anlattı. “Ancak buradaki diğer gerçek güzellik, Woody Lewis’in de NATO’da müşterek kuvvet komutanı olarak iki taraflı olması. Kendisi Müşterek Kuvvet Komutanı, bu yüzden NATO Komutanı olarak benim meslektaşım ve şu anda Kuzey Avrupa, Güney Avrupa ve Atlantik’i kapsayan toplam üç müşterek kuvvet komutanı var ”. NATO Avrupa Müttefik Yüksek Komutanı (SACEUR) ABD Hava Kuvvetleri Generali Tod Wolters’ın kendisi üç manevra koluna sahip olacak. Daha sonra, bir deniz savaşı durumunda Rus kuvvetlerinin bize yalnızca bir noktada baskı uygulabilmesine ve bizim de onlara her yönden baskı uygulamamıza izin veriyor. Bizimde yapmak istediğimiz tam olarak bu.”
Bir çatışma durumunda ilk müdahale edenlerin Kuzey Kutbu’ndaki 6. Filo kuvvetlerinin olması tercihi, büyük olasılıkla bölgede biriktirdikleri deneyimden kaynaklanmaktadır. Burke, bir soru-cevap oturumu sırasında geçen yıl Mayıs-Kasım ayları arasında ABD yüzey gemilerinin, Rusya’nın Barents Denizi’ndeki Kuzey filosunun yakınında faaliyet gösteren yüzey eylem grupları da dahil olmak üzere Kuzey Kutbu’nda sürekli bir etkinliğe sahip olduğunu söyledi. Son iki yılda, İspanya merkezli ileri konuşlandırılmış Rota muhriplerinin tamamı Kuzey Kutbu’nda zaman geçirdi ve en önemlisi, bu muhripler buzlu sularda güvenli ve rahat bir şekilde hareket etmeyi öğrenmek için ortak donanmalarla birlikte eğitildiler.

Burke, özellikle Danimarka ve Norveç’in altını çizerek, “Donanmalarının tamamı buzla sertleştirilmiş gemiler değil, ancak rutin olarak tüm gemilerini değeri düşük(sınırda) buzda çalıştırıyorlar. Peki bunu nasıl yapıyorlar? Çok yetenekliler, riskleri biliyorlar, buzu nasıl okuyacaklarını biliyorlar, su akışını nasıl okuyacaklarını biliyorlar. Artık komutanlarımız değeri düşük buzdaki fiyortlara giriyor ve riski nasıl azaltacağımız hakkında bilgi topluyoruz.
Burke, Avrupa sularındaki tehditlerin Baltık, Akdeniz ve Karadeniz’deki Rus askeri yığınak noktalarından kaynaklandığını söyledi. Suriye ve Libya’daki istikrarsızlık; ve Kuzey Afrika’dan Güney Avrupa’ya göçmen akışı bu durum etkilerinden olduğunu belirtti.
Ek olarak, bölgedeki bir başka istikrarsızlaştırıcı güç olarak Çin’i işaret etti. Çin şimdiden bir düzine Avrupa limanında hisse satın aldı. Burke, özellikle, Çin’in, eskiden ABD destroyer filosuna ev sahipliği yapan Yunanistan’daki Pire Limanı’nı satın aldığını ve Hırvatistan’da daha önceleri ABD donanmasının savaş gemilerine bakım ve modernizasyon çalışmaları yapan bir limanı satın almak için çalıştığını söyledi. Burke: “NATO ülkeleri serbest ticaret için bu limanlara güvenebilecek mi? Ve eğer NATO’nun Avrupa’yı savunması gerekiyorsa, bu limanlara girmemize yakıt ikmali yapmamıza, ikmal yapmamıza, onarım yapmamıza ve yeniden silahlanmamıza izin verecekler mi? Buna güvenip güvenemeyeceğimizi bilmiyoruz, bu rahatsız edici bir model ve Avrupalı ortaklarımız bu potansiyel tehdidin giderek daha fazla farkına varıyor ve uyanıyor.” ifadelerini kullandı.

Yazar: Hamza Kızılkaya
Kaynak: USNI News