Havacılık, uzay ve savunma politikaları uzmanı Arda Mevlütoğlu ile Ukrayna-Rusya Savaşı ve savaşın merak edilen taraflarını konuştuk. Keyifli okumalar…
1. Soru: Rus Ordusu Ukrayna’ya saldırmadan önce Ukrayna sınırına çok büyük bir yığınak yapmıştı. Bu yığınağın Rus Ordusunun yaklaşık %55’ine karşılık geldiği iddia edilmişti. Trenlerle yapılan sevkiyat görüntülerinde Sibirya’dan, Moğolistan sınırından oldukça eski yedek askeri araçlarında getirildiği görülmüştü.
Sizce Rusya Ukrayna’da ne hedefliyor? Ukrayna’nın ne kadarının işgal edilmesi öngörüyorsunuz?
Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin 21 Şubat günü yaptığı konuşmasında modern Ukrayna’nın Rusya tarafından oluşturulduğunu, Ukrayna’nın doğusunun eski Rus toprağı olduğunu söylemişti. Zaten Putin çeşitli vesilelerle Ukraynalıların ve Rusların aynı millet olduğunu, bu ülkeni ortaya çıkışının bir hata olduğunu vurguluyor. İlaveten, Rusya’nın “özel askeri operasyon” olarak adlandırdığı bu harekâtın amacı olarak Ukrayna’daki “Nazi rejiminin” yönetimden uzaklaştırılması ve Ukrayna ordusunun silahsızlandırılmasını gösterilmişti. Mart ayı başında Rusya, harekâtı sona erdirmek için dört koşul sıraladı. Bunlar: Ukrayna’nın askeri faaliyetlerine son vermesi, tarafsız ülke statüsünü anayasaya sokarak taahhüt etmesi, Kırım’ın Rusya’ya ait olduğunu kabul etmesi ve Donetsk ve Luhansk’ın bağımsızlığını tanıması idi.
Rusya’nın 24 Şubat günü başlattığı harekatta, Başkent Kiev’i ilk etapta ele geçirerek hızlı bir başarı hedeflemiş olduğu anlaşılıyor. Bu hedefe ulaşılamadığı gibi Rus birlikleri çok ağır kayıplar veriyorlar. Savaştan önce bölgeye yapılmış olan yığınağın, Ukrayna’nın tamamının işgali için yeterli olduğu söylemek zor. Öte yandan mevcut durumda Mariuopol, Herson gibi önemli kentlerin dahi elde tutulması kolay olmayabilir. Harkiv gibi çok önemli bir noktada da Rusya kontrolü ele geçiremedi. Çatışmalar bu şekilde devam ederse, uğranılan kayıpların da etkisiyle Rusya’nın önceliğinin Donbas bölgesinin denetimine odaklanması beklenebilir.
2. Soru: Rus Donanması Ukrayna’ya saldırmadan önce oldukça büyük bir donanma sevk etmişti. Karadeniz’de birçok savaş, çıkarma gemisi ve denizaltı mevcut. Sizce bu kadar yığınak yapılmasında amaç nedir?
Rusya Ukrayna’dan sonra yapacaktır? İsveç ve Finlandiya tehdit edildi. Polonya, Romanya ve hatta merkezi Avrupa tehdit altında mı?
Rus Karadeniz Filosu Ukrayna’nın deniz bağlantısını kesmiş durumda. Azak Denizi’nin kontrolünü ele geçirdiler. Filonun bir kısmı da Ukrayna’nın en önemli liman kenti olan Odesa açıklarında bulunuyor. Buradan bir çıkarma harekâtı beklentisi vardı ancak henüz gerçekleşmedi.
Odesa işgal edilirse, bir sonraki aşamanın Transdinyester olabileceğine dair tahminler var. Ancak Rusya’nın uğradığı kayıplardan sonra bu şekilde bir hareket etmesi kolay olmayacaktır.
Romanya ya da Polonya’ya yönelik bir saldırı doğrudan NATO’ya yapılmış olacağından bu aşamada olası görmüyorum.
3. Soru: Rus Ordusu şimdiye kadar Ukrayna’da çok zayiat verdi. Hava savunma, hava hakimyeti konularında Rusya’nın zafiyeti olduğu görülmekte. Ukrayna savaş uçakları ve SİHA’ları halen daha etkin olarak kullanabiliyor. Halbuki Rus Ordusu Ukrayna sınırının çok yakınlarına S-400, S-300; Ukrayna içlerine de Buk, Tor, Pantsir gibi çeşitli hava savunma sistemleri sevk etmişti.
Şimdiye kadar ki gelişmelerden Rus üretimi hava savunma sistemlerinin başarısız olduğu, görevini yerine getiremediği sonucu çıkarılabilir mi?
Ayrıca savaşın ilk günlerinden beri Ukrayna Hava Kuvvetlerine ait tesisler hedef alınıyor? Rus Ordusundaki sorun gözlem-tespit yeteneğinin zayıflığı mı yoksa seyir-balistik füzelerin vuruş hassasiyetinin yetersiz olması mı?
Bu konuda elimizdeki veriler resmin tamamını görmeye yeterli değil. Rusya’nın hava savunma ve elektronik harp sistemlerinin teknik olarak yetersiz olup olmadığı; bu sistemleri kullanan personelin eğitim ve deneyiminin yeterli olup olmadığı; bu sistemleri sevk ve idare edecek kurmak kademelerinde bir sıkıntı olup olmadığı ve en nihayetinde Ukrayna’nın elindeki araç – gereci hangi taktik ve tekniklerle kullandığı konularında yeterli bilgilerimiz yok.
Açmak gerekirse, söz gelimi Kırım’da çok sayıda S-300, S-400 hava savunma sistemi ile elektronik istihbarat ve radar sistemleri konuşlu durumda. Bunların normal şartlar altında Ukrayna’nın büyük kesimini kapsayacak şekilde havadaki her türlü aracı tespit ve imha etmesi beklenirdi. Rusya’nın benzer şekilde Ukrayna sınırı boyunca ve Belarus’ta da çok sayıda sistemi bulunuyor. Tüm bu imkân ve kabiliyetlere rağmen savaşın ilk gününden itibaren hava hakimiyeti sağlanmasında belirgin bir zaaf yaşandı. Bu da Rusya’nın tam anlamıyla bir müşterek harekat planlamadığı ya da bu yönde bir zafiyetinin olduğunu düşündürüyor: Birlikler karadan ilerlerken uçarbirlik harekatı icra etmek ve bunları hava savunma, elektronik harp ve muharip hava unsurları (taarruz helikopterleri, savaş uçakları) ile desteklemek, ciddi bir plan, sevk ve idare deneyimi ve yetkinliği gerektirir.
Rusya’nın savaşın ilk gününden itibaren H-101 ve Kalibr seyir füzeleri ile İskander taktik balistik füzelerini yoğun olarak kullandığını görüyoruz. Buna karşılık taktik savaş uçaklarından atılan güdümlü mühimmat kullanımı oldukça sınırlı: Yalnızca H-31P tipi radarsavar füze kullanımına dair bazı görüntüler gördük ( Ayrıca deneme denebilecek şekilde Kinzhal hipersonik füze kullanımı.). Taktik güdümlü mühimmatın kullanımı, gerçek zamanlı hedef tespit, teşhis ve takip yeteneği gerektirir: Muharip uçakların keşif ve hedefleme podlarıyla donatılmaları gerekir. Rus Hava Kuvvetlerinin bu konudaki eksikliği uzun zamandır bilinen bir konu. Öte yandan seyir füzeleri ve taktik balistik füzeler ağırlıklı olarak sabit hedeflere atıldıkları için böyle bir gereksinim yüksek olmuyor.
Rusların, küçük gruplar halinde hareket eden Ukrayna birliklerini tespit edip vurmada büyük sıkıntı yaşadığı görülüyor. İkmal konvoylarının sık sık pusuya düşmesi, şehir ortamında cereyan eden çatışmalarda verilen ağır kayıplar bunun göstergesi.
4. Soru: Rus Donanması Karadeniz’e birçok çıkarma gemisi getirmişti. Ancak savaş başlamadan önceki istihbarat raporları ve öngörülerde saldırılması beklenen Odesa’ya bir Rus çıkarması olmadı?
Karadeniz’de sivil kargo gemilerini dahi hedef alan Rusya Ukrayna’nın deniz ulaşımına izin vermiyor. Sizce Odesa’ya Ruslar’ın çıkarma yapmamasının sebebi nedir?
Çıkarma harekatının başarıya ulaşması için Odesa’nın diğer akslardan, karadan da kuşatılması gerekli. Ancak Rusların buraya gelene kadar Mikolayiv ve Herson’da ciddi kayıplar verdiğini, buralarda yoğun çatışmaların yaşandığını görüyoruz. Kırım’dan çıkış yapan birliklerin önemli kısmı doğuya, Mariupol istikametine ilerlediler. Eğer Mikolayiv ve Herson geçtiğimiz haftalarda daha rahat şekilde ele geçirilseydi, bir sonraki aşama muhtemelen Odesa olurdu.
5. Soru: Suriye yaşanan çatışmalarda reaktif zırhların tankları tankasavar mühimmatlarına karşı koruduğu görülmüştü. Hem Türk M-60T hem bazı Rus üretimi tanklara yapılan füze saldırıları reaktif zırhlar tarafından engellenmiş, tank görev dışı kalsa da mürettabatın sağlam kaldığı görülmüştü.
Ukrayna’da ise gördüğümüz kadarı ile durum tam tersi. Reaktif zırhlı birçok Rus tankı infilak etmiş şekilde görülüyor. Ukrayna’nın Javelin ve MAM-L’yi hariç tutup daha çok İngiliz üretimi NLAW kullanıldığı düşünülürse bu durumun sebebi nedir?
Rusya sahada sadece eski tankları kullanmıyor. Modernize edilmiş T-73B3 ve modern T-90 tankları da sahada. Rus Ordusunun tank kayıplarında bir sebep de Rus tanklarındaki gözlem, tedbir ve UKSS sistemlerinin olmayışı-yetersizliği olabilir mi?
Rusların hangi tanklarının hangi tip mühimmatla vurulduğu konusunda net bir veri elimizde yok. Dolayısıyla silah tipine bağlı olarak bir yorum yapmak yanıltıcı olacaktır. Ancak Rus tanklarının genel olarak beka koruma seviyelerinde bir sıkıntı olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Bunun olası bir sebebi gövde zırhı ve ERA’nın koruma seviyesinin düşüklüğü iken bir diğer sebebi de araçlardaki mühimmat haznelerinin zırh korumalı olmayışı, yangın ve infilaka karşı bastırma / söndürme sistemlerinin zafiyeti; araçların çevrelerine dair durumsal farkındalığı artırıcı sistemlerin eksikliğini de saymak mümkün.
Çok sayıda çalışır durumda tank ve zırhlı aracın terk edilmiş olmasından hareketle personel eğitim ve hazırlık durumunda da büyük bir sorun olduğunu iddia edebiliriz.
6. Soru: Mevcut ve yaşanabilecek gelişmeler düşünüldüğünde Rusya boğazları tehdit eder mi? Türkiye için bir Rus tehdidi oluşur mu? Böyle bir tehdit yaşanırsa Türkiye nasıl önlemler alabilir?
Böyle bir risk bu aşamada olası görünmüyor.
7. Soru: Türkiye’nin Ukrayna ile önemli savunma ilişkileri vardı. Türkiye için Ukrayna önemli birçok şirket-tesis Ruslar tarafından vuruldu.
Türkiye Ukrayna ile hedeflediği ve uyguladığı savunma projelerinde oluşacak kayıpları nasıl telafi edebilir? Ukraynalı mühendislerin Türkiye’ye gelmesi ile bazı projeler yapılabilir mi?
Türkiye’nin Ukrayna’ya askeri desteği-silah satışı son günlerde Batı tarafından oldukça takdir görüyor? Bu söylem değişikliği Türkiye’nin Batı ile savunma sanayiinde yaşadığı sorunların çözümüne katkı sağlayabilir mi? İsrail ile yaşanan normalleşme Ukrayna’da yaşananlar ile düzelmeye katkı sağlar mı?
Rusya – Ukrayna Savaşı’nın sonucu, Türkiye’nin Ukrayna ile savunma sanayii ilişkilerinin seyrini belirleyecektir. Türkiye’yle iş yapan Ukraynalı firmaların çalışanlarının bir kısmı şu anda silah altında. Bir kısmının da ülke dışına çıkmış olması muhtemel. Firmaların üretim kapasitelerinin ne kadarı tahrip oldu, tahribatın boyutları nedir, bu önemli. Bu firmalardaki uzman personel, mühendis vb’nin en azından bir kısmının dahi Türkiye’ye getirilmesi faydalı olabilir. Bu personelin sağlayacağı teknik bilgi ve danışmanlıktan faydalanılabilir.
Türkiye’nin bu savaşta üstlendiği rol ve jeopolitik konumunun yeniden güçlenmesi, ABD ve diğer bazı Batılı ülkelerle ilişkilerinin düzelmesinde etkili oluyor gibi görünüyor. Bu iklim devam ederse belli konularda rahatlama sağlanabilir.
8. Soru: Ukrayna’da yaşananlar dünyada savunma ve harp konseptini nasıl etkiler? Ukrayna’da yaşanan sizce ilginç ve ders alınması gereken konular nelerdir?
Ukrayna’da yaşananların Türk SİHA satışlarına etkisi nasıl olacaktır?
Savaşın şimdiye kadarki kısmında gördüğümüz üzere manevra kabiliyeti ve ateş gücü yüksek, iyi eğitimli küçük birlikler, çok etkili olabiliyor. Bu birlikler İHA ve topçu ile desteklenirse, kendisinden sayıca büyük düşmanı kısa süre içinde felç edebiliyorlar. Burada personel tarafından taşınan güdümlü (Javelin) ve “yarı-güdümlü” şeklinde nitelendirilebilecek NLAW tipi silahların önemi ortaya çıkıyor. Her tür ve boyutta İHA’nın, ne kadar kritik olduğunu tekrar tekrar görüyoruz. İyi koordine edilmiş ve tercihen güdümlü mühimmat kullanan topçunun da kritik role sahip olduğu görülüyor.
Bayraktar TB2 şimdiden büyük bir popülariteye kavuştu. Uluslararası pazarda bu platforma talebin artması beklenebilir.
© 2022 Mavi Vatan - Yeni Nesil Medya